Aşk ve Beyin Fonksiyonları: Erkeklerin Beyin Yapısı Tartışılıyor

İngiltere'de gerçekleştirilen bilimsel bir çalışma, aşk ve beyin fonksiyonları arasındaki ilişkileri inceledi. Araştırma, aşık olduğumuzda beyindeki nefret duygusunu harekete geçiren bölümün devre dışı kaldığını ve aşk sürecinin ortalama 937,5 gün sürdüğünü ortaya koydu. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Zülküf Önal, erkek beyninin nörolojik aşk devrelerinin kadınlarınkinden farklı olduğunu ve bu farklılığın "ilk görüşte aşk" ve "tek gecelik ilişki" gibi durumların nedenlerinden biri olduğunu belirtti.

Aşk ve Nefret: Beyindeki Duyguların İşleyişi

Medicana International Ankara Hastanesi'nden Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Zülküf Önal, aşk ve nefretin yoğun duygular olduğunu, bu duyguların beyin hareketliliği açısından benzer özellikler gösterdiğini ifade etti. Aşk sırasında muhakeme ve akli işlevleri kontrol eden beyin korteksinin etkisiz hale geldiğini vurguladı. Önal, "Nefret eden birinin korteksi çalışırken, aşık olanların korteksinde herhangi bir aktivite gözlenmiyor," dedi.

Aşkın Romantizm Süresi

Önal, Prof. Dr. Semir Zeki liderliğindeki çalışmada aşkın beyindeki değişikliklerini incelemiş ve romantizmin süresinin 937,5 gün olduğunu tespit etmiştir. Katılımcı çiftlerin %83'ü, evliliklerinin ilk aylarında el ele tutuşurken, bu oran 937,5 gün sonra %38'e düşüyor. Üçüncü yılın sonunda çiftlerin %83'ü yıl dönümlerini kutlama çabasında bulunmuyor.

Kadın ve Erkek Beyninde Aşkın Farklılığı

Aşık olan kadınlarda yapılan beyin taramalarında, birçok alanın hareketlendiği gözlemlenmiştir. Özellikle içgüdü, dikkat ve hafıza ile ilgili bölgelerdeki aktivite artmaktadır. Erkeklerde ise görsellik ile ilgili alanlarda hareketlilik gözlemlenmektedir. Bu durum, erkeklerin neden kadınlardan daha kolay "ilk görüşte aşık" olduklarını açıklıyor. Kadınlar ise tecrübelerine daha fazla önem veriyor; bu nedenle tek gecelik ilişkiler genellikle erkekler tarafından deneyimleniyor.

Kara Sevda ve Psikolojik Etkileri

REEM Nöropsikiyatri Merkezi'nden Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, aşkın hoşlanma, sevda ve kara sevda gibi farklı duygusal yönelimleri içerdiğini belirtti. Aşk, kişinin çevresiyle olan ilişkilerini olumsuz etkilemezken, kara sevda kişinin sosyal hayatını etkileyebilir. Kara sevda, kişinin kendisini tamamen sevdasına odaklamasına neden olabilir.

Yavuz, aşkta duyguların genellikle karşılıklı olduğunu, kara sevdada ise bu duyguların tek taraflı olabileceğini ifade etti. "Kara sevdada kişi, yemeden içmeden kesilir ve stres hormonlarının etkisiyle vücut savunması düşer. Çeşitli sağlık sorunları ortaya çıkabilir," dedi. Kara sevda durumunda, beyinde psikolojik hayata yön veren sol prefrontal korteksin işlevleri aksar ve kişi sosyal normların dışına çıkabilir. Kişi, servetini ve kariyerini bu uğurda terk etme eğiliminde olabilir.